HANGİ BAKANLIĞA BAĞLI?

HANGİ BAKANLIĞA BAĞLI?

Çocuk şakaya gelmez…

Geçen hafta sütten zehirlenen çocuklarla ilgili haberleri okudunuz.

Yaklaşık 1 milyon 110 bin çocuğa süt dağıtıldı. Bu çocukların 1/4’inde problem çıktı. Konuyla ilgili çıkan tüm haberleri okudum. Tanıdık bildik birkaç kişiyle konuştum. Buna tecrübeyi de ekleyelim. Şimdi neler oldu? Ben tamamen şahsi fikrimi, gözümle görmüş gibi anlatayım.

(Aşağıda okuyacaklarınız tamamen yazarın hayal gücü ve edebi yeteneğine dayanmaktadır 🙂 Hiçbir şekilde gerçeği yansıtmamaktadır…) (Umarım…)

1) Sütler hazırlandı ve evet iddia edildiği gibi; son kullanma tarihleri, kaliteleri falan iyiydi yani başlangıçta her şey yolundaydı.

2) Sütler yola çıkacaktı ama kimin araç filosuyla çıkacaktı, bu mukaddes vazife hangi firmaya verilecek, bu işten önce hangi taraftar nemalanacaktı. Sütler beklemeye başladı…

3) Kayın-kuzen birileri araya girdi, zamanında oy toplamak için çok hizmeti geçmiş bir arkadaşa destek olunmaya karar verildi, sütler yola çıktı.

4) Sütler dağıtım bölgesindeki ilgili müdürlüklere vardı. Bir müddet de buralarda bekledi çünkü bu müdürlüklere sütler fazla fazla gitmişti ve buralardaki personelin de kendi yakınlarına bir güzellik yapmaları gerekiyordu. Önce eşe dosta yerli yersiz süt hediye ettiler falan… Bu arada sütler, yine uygun olamayan koşullarda okullara gitmeyi beklemekteydi.

5) Derken sütler okullara dağıtıldı ancak bazı okullarda müdür bey izinde olduğu için, bazı okullarda müdür muavinin karısı doğum yaptığı için, yine uygun olmayan koşullarda sütler abuk sabuk bekletildi. Bu arada okul çalışanları da sağa sola süt dağıtmayı ihmal etmediler.

6) Derken nihayet sütler çocuklara dağıtıldı ancak öğretmenler öğlen yemek saatinde içmelerini söyledi, çocuklar sütleri sıralarının gözlerine koydu birazda böyle demlendi sütler…

7) Sonra çocuklar sütleri içtiler….

(Buradan sonra okuyacaklarınız ne yazık ki gerçektir.)

Muhabir hastanede. Zehirlenen çocuklardan birisiyle konuşuyor. Çocuk saf saf anlatıyor:

“Bana süt verdiler ama benim kutumdan yoğurt çıktı!”

Sütler kesilmiş, bozulmuş….

Bir kutu sütü ya kaynar suya atar ve kaynatırsan “yoğurt” olur ya yanlış şekilde beklerse ya da çok beklerse…

Elbette bazı çocuklarda laktoz alerjisi olabilir, elbette arkadaşı ağlıyor diye “Bende mi hastalandım” deyip panik yapıp “Ama benim de başım ağrıyor” diye ağlamaya başlayanlar olmuştur. Elbette çocuklar birbirlerini tetikler…

Ama eğer, “Bana verilen sütten yoğurt çıktı” diyorsa çocuk…

“Biz öyle bir süt dağıttık, o kadar süperdi ki; dileyene yoğurt dileyene süt oldu, sihirliydi sanki” gibi Elm Sokağı kabusu ile Harry Potter arası bir tavır takınmaktansa….

“Bu sütleri, bu çocuklara kim nasıl dağıttı?” diye hır çıkarmak, hiç kimsenin değilse bile Sağlık Bakanımızın yapacağı bir şey olmalıydı….

Ve hala yapabilir…

Tekrar aynı şeylerin olmasını önleyebilir….

Tekrar aynı şeylerin olmasını önlemek, hem Sağlık Bakanlığı’nın hem Milli Eğitim Bakanlığı’nın işi!

Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, “Sütler iyiydi” demiş….

Süt, hayvandan ilk geldiğinde iyiydi muhtemelen, şimdi hayvancılık bakanı bir dursun…

Çocuklar zehirlendi madem… Sorumluluk, Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlarında…

Bence tabi…