Sauna olayı bana ters!

Sevgili okur biliyorsun seni kıracağıma kafamı kırarım. Gün içinde gerek cep telefonuma “yazı yazsana” diye gerek Facebook’dan “Mehtap hadi ama” şeklinde gelen tehdit ve ricaları yerine getirmek üzere vaziyet almış bulunuyorum. Pazar günü kendi kendime dedim ki “üzerimde stresi atmam lazım”. Sonuçta kabul edin, gayet stresli bir dönemin ardından, her şeye yeni baştan başlamak kolay […]

Bizi “aydınlatacaklar” Sarhan!

Yıl kaç bilmiyorum, Sarhan’la yeni evliyiz, yalnızız, Amerika’da Rhode Island’da yaşıyoruz. Her şeyi ya çok ya da büyük olduğu bu memlekette, az bir şey sersemlemekle birlikte, gayet iyi idare ediyoruz vaziyeti. Sarhan zaten dünyanın her yerine uyum sağlayabilen, her yerde yaşayabilecek garip bir canlı. Ben daha tutucu olmakla birlikte, Amerika’da kendime farklı eğlenceler bulmakta sıkıntı […]

Yatak odanızı renklendirin!

İnternette en çok aranan kelimelerden bir tanesinin vajinusmus olduğunu biliyor musunuz? Açıkcası internet üzerinden yayın yapan yerlerde çalışmaya başlayıncaya kadar ben bilmiyordum. Google Analitics diye bir şey var. Buradan hangi kelimeler aranıyor, ne okunuyor, sizin yerniz kaç okunuyor, diğer yerler ne okunuyor görebiliyorsunuz. Ben de bu vesileyle öğrenenlerden duydum, hala bu “analitik” kısma nasıl gireceğimi […]

U Dönerim….

Yapmam gereken son derece basit bir şeydi aslında. Evden çıkıp, bana son derece yakın bir notere gidip, evrak hazırlatmak… Bu yani… Sarhan beni tembihledi; Sarhan: Bak, hadisesiz git, gel tamam mı? Lütfen. Tamam mı bebeğim? Lütfen. Ben: Çok ön yargılısın sen bana karşı. Neden böyle? Sarhan: Bak bişey demiyorum. Sadece lütfen, hadisesiz git. Zaten iki […]

YENİ BİR İŞ…

Yeni iş yeni maceralarla geliyor haliyle. Bir de bu sefer ağır oturaklı yayınevi ortamına patlamışım ki… Gerçekten…  Benim Newsweek Türkiye maceralarımın benzerlerini yaşayacakmışım gibi görünüyor. Yayınevlerinin bir ağırlığı vardır ki Boyut, Can, Epsilon, İş Bankası Yayınları… Bunlar gerçekten yayın sektörünün en ağır markaları. Ancak “medya” dünyasından çok farklı tarafları var. Mesela ağır oturaklılar, mesela içerde […]

BİLGİ SÖZLÜK VS MEHTAP

Ben çok hoş zaman geçiriyorum bu ara ama herkes için aynı şeyi söylemek ne kadar mümkün bilemem . Bülent Bey: Mehtap Hanım sizin internet bağlantınız düşük mü? Ben: Olabilir çünkü evde Atahan var ve ben radyasyon almasını istemiyorum Bülent Bey: … Ben: Şimdi kablosuz olunca bir takım enerjiler böyle görünmeyen, böyle dalga boyları evde geziyor […]

Sesini duyarak okumak (Çağla ve Kürşad)

Yazı okurken kulağınızda yazan kişinin ses tonunu duymanız ne hoş değil mi? Şunu demek istiyorum; ses tonunu, konuşma şeklini, kelimelere yaptığı vurguları bildiğiniz insanın yazdığı yazıyı okumak çok keyiflidir. Hele yazan üstad takımındansa, o yazıyı okuyan başka bir okurdan daha fazla tad alırsınız siz. O yüzden tanıdığım insanların yazılarını okurken kahve içmeyi çok severim. Kahve […]

“GELMEYEN” VEDA YAZISI!

Yazar olmayı matah bir iş zannedenler var. İyi para, sevenler, övenler, bayılanlar, nefret etse de takip edenler, stüdyoda yapılan fotoğraf çekimleri, yorum vermeler… Böyle yazınca bana bile iyi iş gibi geldi ama durum böyle değil ne yazık ki…  Bazıları –yazar olmadığı halde- işin tadını çıkarıyor evet ama ekranın diğer tarafında başka türlü yaşanıyor aslında hayatlar… […]

“Cilve” yaptım mı yaptım!

Sonuçta –çok altını çizmesem de- iyi kötü bir dişi olma hali var. Bir de sürekli başımda “kendine bak, kırışma, oğlumun hevesleri yarım kalmasın” diyen kayınvalide… Hal böyle olunca arada bünye cilve yapma ihtiyacı hissediyor. Kadınız netice de öyle değil mi? Arabamın servise gitmesi lazım. O zamanlar düz vites kullanıyorum ve gayet başarılıyım. Sarhan kendi arabası […]

Kırmızı ışıkta durmak lazım!

Bu otomatik arabalar biraz heyecanlı tipler oluyorlar. Ayağını kazara frenden kaldırdığın anda alet lambur lumbur gitmeye başlıyor, bir dur, sakin ol falan yok. Hele bir de kazara gaza basarsanız… Kırmızı ışığı gördüm ufukta aslında ancak frene dokunmamla oğlumun arka plandan höğkh diye öğürmesi bir oldu. Doğal “annelik” içgüdüsü tabi, ne oluyoruz diye arkama dönerken ayağımı […]