UZAYLILAR GELSİN

Sevgili okur, ben sokak hayvanlarının toplanmasına karşıyım. Bunu söyleyeyim, buraya koyayım. Sokak hayvanlarının toplanmasına karşıyım. Belediyeler ve barınak hizmetleri olmalı, hayvanlar kısırlaştırılmalı, aşılanmalı, hastalarsa bakımları yapılmalı ama sosyal yaşamda bizlerle olmaya devam etmeliler. Çünkü dünya sadece bize ait bir yer değil. Dünyada yaşamak sadece bize bahşedilmiş bir hak değil. Bu hadsizliğimiz nereden geliyor anlayamıyorum ben. Kediden köpekten rahatsız olanlara yarın kuştan rahatsız olanlar eklenip “sosyal medya üzerinden kamuoyu oluşturduğunda” ne olacak mesela? Plan ne? Ben de bu kadar çok araba olmasından rahatsızım trafikte, ne yapılabiliyor bu konuda? Göçmenlerden rahatsız olanlar var? Buna ne yapmalı bu durumda? Kafamıza göre ben bunu istemiyorum deyip  toplatıp bir yere kitleyebiliyor muyuz? Gelişmişlik ölçütümüz bu mu? 

Belediyeler anket yapıyor hayvan olsun mu olmasın mı diye, pes gerçekten. Belediye başkanları da iyice delirdi demek ki. 

Bence erkek olmasın sokakta akşam 22:00’den itibaren. Onlara yasak olsun, biz kadın kadına rahat rahat gezelim. Bununla ilgili bir anket yapabilir miyiz sayın başkan beyler?

Ben demiyorum ki sokakta azılı hayvanlar birbirini, çoluğu çocuğu parçalasın. Elbette bir mahallede vahşi, azılı, sıkıntılı hayvan varsa belediye alıp barınağa götürsün. Var öyle zevk için çok tehlikeli hayvan ırklarını alıp sonra masrafı çok diye sokağa atanlar. Ve bu hayvanın boyun tasmasız, hatta ağız tasmasız dolaşmaması lazım ama  atmış sahibi. Elbette bu hayvanın kontrol altına alınması lazım ama bizim gariban, durduğu yerde uyuyan kediden köpekten ne istiyorsunuz be kardeşim? Ne zararı var sana uyuyor orda bi kenarda. Ne elliyorsun?

Bu kadar sevgisiz, merhametsiz olunamaz yahu. Gerçekten.

Benim bu konularla ilgili tek duam var, yapana da sebep olana da… Herkes yaşattığını yaşasın. Kimse yaşattığını yaşamadan can veremesin. İyiyse iyi, kötüyse kötü. Sınadığı yerden sınansın herkes. Tüm kalbimle diliyorum bunu.

Sevmiyorum insanları. İnsanoğlu doğanın, tabiatın, hayvanların en büyük düşmanı.Dünyayı getirdiğimiz hale bak. Canım anam gezegene beton dök, atmosferine, doğasına, denizine, buzuluna, mevsimine sıç, sonra hayvan isteme. Bravo! Tam insanoğlunun yapacağı bencillikte, nobranlıkta bir iş. Tam insanoğluna yakışır bir merhametsizlik. 

Şaşırtmıyor.

Sonra diyorlar ki bilmemkime yardım yapıcaz, bilmemeye yardım yapıcaz, içinde hayvan olmayan hiç bir şeye yardım etmek gelmiyor içimden ve mecbur kalıp köşeye sıkışmadıysam da yapmıyorum. Prensip olarak insanlara yardım etmiyorum ben artık. Çünkü insanlar da bana yardım etmiyor. Sevmiyorum arkadaş zorla mı? Mecbur muyum?

Güzel bir pazar yazısı yazacağım mesela, insanların saçmalığı yüzünden çıkan yazıya bak. Hayvanları bir yerlere kapamayalım onların da yaşamaya hakkı var yazısı yazıyorum. Opera, bale , sergi değil, hayvan hayatını savunma yazısı. Neden? Çünkü insanlar!!! İnsanlar yüzünden!

Her şey bitti, ekonomik problemleri, tacizi, tecavüzü, kadın hakları, basın hakları, gayrimenkul fiyatları, eğitim problemleri, işsizlik problemleri, hala bu devirde okuma yazma bilmeyen insan sayısı, hala bu devirde 2. 3. “eş” olduğunu sanıp başka kadına kuma gideni, kontrolsüz göçmeni, uyuşturucunun ilkokul yaşına inmesi bitti. Hepsi halloldu. Kedilerle köpekler kaldı öyle mi? Tek derdimiz bu! 

Öyle mi?

Yazıklar olsun başka hiç bir şey demiyorum ben.

Ne yaşıyoruz, neyin kafası bu? Nasıl bir vicdansızlık?

Kendimi komple soyutlayarak yaşadığım şu hayatta, kimseyi muhatap almadan takıldığım şu evrende gün geçmiyor ki yeni milyonlardan daha sıtkım sıyrılmasın…

Pes!

Ben uzaylıları bekliyorum artık. Gelsinler ve evreni ele geçirsinler ya lütfen. Bir sabah kalksam ve gökyüzünde uçan daire görsem vallahi kek yapıp götürecem. Diyecem ki hoşgeldiniz, hayvan toplayan ve toplatanlardan başlayın yakıp yıkmaya… Ondan sonra da çekin fişimizi. Çünkü büz bu gezegeni hak etmiyoruz. Kıymetini bilemedik. Alın sizin olsun yani. Bizi de bu gezegenin kanser hücreleri olarak nasıl yok edecekseniz öyle edin. Ama hayvan düşmanlarından başlayın! 

Talebim bu uzaylılardan geldiklerinde. Gelecekler eminim. Çünkü koca evrende böcek akıllı bizlerden daha gelişmiş tonla yaşam formu vardır. Tanrı’nın yarattığı en olağanüstü şeyin biz olma ihtimalimiz bence yok. Bizden çok daha zeki ve gelişmiş bir tür mutlaka vardır.

Olmak zorunda.

Sakin kal sevgili okur. Sükunet diliyorum sana, bana, hepimize.

Ve sabır…

Daha az acıdığımız bir hafta dilerim.

xxx

Not: Yazılarımla yeni tanışanlar için bu not (bu notu zaman zaman ekliyorum araya mecburen). Ben yazılarımı konuşma diliyle yazıyorum. Bu çok uzun yıllardır bu şekilde. Newsweek Türkiye’de köşe yazıyordum orada da böyleydi, Hürriyet’te yazıyordum orada da böyleydi, hep böyle oldu. Bu yeni bir durum değil siz benim yazılarımı yeni okumaya başladınız sadece. Bu sebeple “yapıcam değil yapacağım” diye bana düzeltme göndermekle uğraşmayınız, o benim için yaklaşık 20 senedir “yapıcam”.

DÜZENLİ OLARAK KÖŞE YAZILARIMI TAKİP EDEBİLMEK VE YAZI ARŞİVİM İÇİN:

www.mehtaperel.com 

www.mehtaperel.wordpress.com

www.mehtaperelarsivyazilari.wordpress.com

instagram.com/mehtaperel

X.com (twitter)/mehtaperel

Bu adreslere de eliniz alışsın, favorilerinize kaydedin hatta, siteler çöküyor, server’lar kapanıyor, yazılımlara bug giriyor, sonuçta internette yazdığımızdan adresler kapanabiliyor. Sonra aramayın nerde bu kadın diye, ben her pazartesi üstteki üç mehtap’lı adreste yazılarımı güncelliyorum)