KISA KISA ÇOK KONU

Merhaba sevgili okur. Bu sana kısa kısa ve birkaç farklı mevzudan bahsedicem. Yazı uzun ben girizgahı kısa keseyim, hadi başlayalım.

 

“İLAÇLI??”

Öğretmen arkadaşlarımla konuşurken enteresan bir “oluşum”dan haberdar oldum. Bu arkadaşlar, ders verdikleri bazı öğrencilerden bahsederken bazılarından “ilaçlı” diye bahsettiklerini fark ettim. Ne demek olduğunu sorduğumda;

 

Bazı öğrenciler (hem de ciddi bir çoğunlukta bazı öğrenciler) belli dönemlerde (teog gibi, üniversite sınavı gibi) dikkatlerini daha fazla toplayabilsinler diye (çünkü ergenlik, gençlik, ısınan havalar, aşk vb. durumlar oluyor ya doğal olarak) doktora götürülüyorlar, bu çocuklara doktor kontrolünde belli dozlarda hiperaktivite ilaçlarına başlanıyor, bu ilaçları çocuklara aileleri okula gitmeden önce sabah bir tane veriyor, bir tane de okuldan sonra,  özel derse başlamadan önce (sınava hazırlanıyorlar ya) alıyorlar…

Böylece dikkatleri dağılmadan ders çalışıyorlar. Yaşlarından, gençlikten kaynaklı, son derece normal bir dikkat dağılmasından bahsediyorum burada. Aslında çocukta –nasıl diyeyim- resmen dikkat dağınıklığı yok, gençlikten kaynaklı –nasıl desem- avarelik bir miktar haytalık varsa eğer, anne –baba da “sınav başarısı” diye hırsından ölüyorsa, çocuğu doktora götürüyorlar ve “doktor” çat ilacı yazıyor ve sınav yılı o ilaç kullanılıyor. Bu o kadar sık rastlanan, o kadar olağan bir şey olmuş ki çocuklardan “ilaçlı-ilaçsız” diye bahsedilebiliyor.

 

Bu aileler delirmiş mi bu bir mevzu. Bu çocuklara bu ilaçları yazanlar aklını mı yitirmiş, ne yapıyorlar böyle bu başka bir mevzu. Bu ilaçların büyümeyi yavaşlatma, boy uzamasını yavaşlatma gibi yan etkileri varmış bu başka bir mevzu. Çocuk kendisinin ilaç almadan ders çalışamadığına şartlanıyor bu başka bir mevzu… Nereden baksan yanlış, nereden baksan olacak şey değil.

 

ELEKTRONİK SİGARA/NARGİLE

Elektronik sigara, elektronik nargile olayı ortaokul seviyesine düşmüş. Pek çok okulda, çok fazla sayıda öğrenci, bu tip ürünlere çok kolaylıkla ulaşabildiğinden, bunlar internet üzerinden satılabildiğinden ve çok pahalı da olmadıklarından çocuklar bunları ciddi ciddi alıp kullanmaya başlamışlar. Hatta ablasına, abisine, kuzenine çok sayıda aldırıp okulda satışını yapanlar mı ararsınız, hem kullanıp hem okul içinde ve dışında işin ticaretini yapanlar mı… Ben eskiden sigara kullanıyordum fakat bu tip ürünlerle alakamı keseli çok oldu. Bu elektronik versiyonları da hiç kullanmadığım ve çevremde de görmediğimden bilemiyorum ama anladığım kadarıyla sigara gibi bir kokusu da olmadığından ailelerin bunun kullanıldığına uyanması daha fazla zaman alıyormuş. Adı “elektronik” le başlıyor diye küçük çocukların bu tip ürünleri kullanmasını normalleştirmemek lazım. Zararlı şeyler bunlar.

 

6. EDEBİYAT GÜNLERİ

10-14 MAYIS tarihleri arasında, Sarıyer Haydar Aliyev Parkı, bu yıl altıncısı düzenlenecek olan Edebiyat Günlerine ev sahipliği yapacak. Sarıyer Belediyesinin kitapseverler için düzenlediği ve altı yıldır süregelen bu etkinlik için Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç’e teşekkür ederiz. Birbirinden kıymetli pek çok yazarın okurlarıyla buluşacağı bu etkinlikte 14 Mayıs Pazar günü, saat 15:00-16:00 arası ben de üçüncü kitabım YATIR ile bulunacağım. Detaylar ve tüm program burada:

Etkinlik programı için tıklayın…

 

GEÇEN HAFTAKİ YAZIM

Yine tahminim üzerinde okura ulaşan (benim bazı yazılarıma oluyor bu) ve çok sevilen geçen haftaki yazım için bana sevgi dolu mesajlarla dönen herkese çok teşekkür ederim. Sevmeyenler de olmuş, doğaldır. Herkes her şeyi sevecek diye bir kural yok, sevmediğiniz şeyi okumayın, ben de herkesi okumuyorum.

 

ISTANBUL OPEN

Bütün hafta Koza Wos Arena’da gerçekleştirilen TEB BNP Paribas, Istanbul Open tenis turnuvasını izledik. Baştan sona son derece profesyonel hazırlanılmış bir etkinlikti ve maçlar da harikaydı. Tenise yapılan yatırım, organizasyonun kalitesi, katılan oyuncular derken… Amatörce de olsa tenisle ilgilenen biri olarak beni mutlu etti. Devamını bekliyoruz…

 

Haftaya Pazartesiye kadar, güneşli harika bir hafta dilerim…