Korkudan şaka bile yapamadım

Aman diyim sevgili okur. Hafta içi okul çıkışı benim oğlum, sınıfından bir kız arkadaşı, ben ve kızın annesi hep birlikte bir şeyler yiyelim dedik. Amanın! Bana “sen gel de benim kızla bir tanış” diye mail atan kadınlar haklıymış: O ne ya? 7 yaşındaki kız sadece oğlumu değil beni de salağa çevirip, katlayıp kenara koydu. Pınar: […]

Organik anneler

Sevgili okur, eminim senin etrafında da kendini sağlık işlerine gömmüş anneler vardır. Yanında çocuğun yiyeceği yemekle gezen, çikolata yedirmeyen, sağlıklı yaşam kumkuması bir takım kadınlar var. Bunlar çocuklarını serada yetiştirir gibi yetiştiriyorlar. Şurayı iyi anlayalım. Çocukların kola içmesi, patates kızartması yemesi falan tabi ki iyi değil.  Ama yiyeceği ekmeği de evde yapıp çocuğu fanusa koymak […]

Yetişkin olmayı başarmak

Yapmak zorunda olduğum en zor şey yetişkin gibi davranmaya çalışmak. Canımı sıkan bir şeyle karşılaşınca bir bakıyorum dokuz yaşında, saçları iki yandan örgülü, dizlerindeki yaralar kabuk bağlamış, hırçın bir kız çocuğu olduğum döneme dönmüşüm. Zor bir çocuktum. Okuldan gelmişim, önlüğümü çıkardığım gibi koltuğa oturup Gırgır’ın yeni sayısını elime almışım. Konuşma balonlarını heceleyerek okumaya çalışıyorum. Annem […]

İlkokul 1 matematiği

Sevgili okur, bu hafta karşına ilkokul bir matematiği ile çıkıyorum, sıkı dur. Atahan’ın ödevlerini ben yaptırıyorum. Eve matematik ödevi geldi; … – 3 = 2       veya      7 – … = 5 Bizim öğretmen sağolsun biraz iddialı, bunu al, türet, on sayfa ile çarp: Ödev bu! Birinci soruyu çözdük: 5 – 3 = 2 yani ben […]

Efemine oğlanlar, tıraş olan kızlar

Şükürler olsun! Nihayet aynı fikirde olduğum pedagoglar buldum. Sevgili okur, benim bir tezim var, sıkı dur şimdi. Günümüz anneleri (biz yani) çocuk yetiştirirken biraz ayarda kayma oldu. Erkek çocuklarını efendi, terbiyeli yapıcaz derken bazılarımız ölçüyü kaçırdı. Uzmanlar her işimize karışmaya başladı. Neymiş efendim kovboyculuk, kılıççılık oynamayacaklarmış, şiddet şeyediyorlarmış… Ben yırtıyordum kendimi “böyle erkek çocuğu mu […]

Oğlan anneleri dengesiz olur mu cidden?

Çocuklara cinsellik konusunda bilgi vermenin ne zor birşey olduğunu hepimiz biliyoruz sevgili okur. Ben bu konuda “geç olsun ama güç olmasın” ekolünü benimsiyorum. Herşeyin bir zamanı var, telaşa lüzum yok falan. Ancak bazen beklenmedik olaylar da olmuyor değil. Ayşenil’lere akşam yemeğine gittik. Onun iki çocuk artı benimki olmak üzere üç çocuk koşuyor evde. Tam “ya […]

Doğum sonrası unutkanlık

Annem her türlü dalgınlığını kardeşimi ve beni doğurmuş olmasına bağlar. “Ayy, unutmuş muyum? Hep doğumdan sonra böyle oldum”. Ama sor, babannemle ilgili her tür vakayı kronolojik sayar. Kayınvalidem de benzer özellikler gösterir ama o çoktan seçmeli unutuyor. Kayınvalide: Sen bana “anne bize çok karışıyorsunuz” da demiştin. O lafı da etmiştin bana! Ben: İftira halbuki değil […]

İnsan nasıl bir hayvandır?

İnsan en vahşi hayvan derler ya. Vahşilik kısmı tamam ama hayvan kısmı ilginç gelir bana. İnsan bir tür hayvansa ben köpek olmalıyım. Eve değil kişiye bağlanan, sahibi gece tuvalete giderken uykusundan kalkıp, sahibinin peşinden gidip, tuvaletin kapısında bekleyen… Kimi hayvanseverler sadakat duygusunu sağlam kişilikli olmamakla ilişkilendirir. Bunlar da genelde kedi sevenlerdir. Kişiye değil ortama bağlı, […]

Ananem Anıtkabir’de

Ananem 86 yaşını devirdi sevgili okur. Saçlar açık ve kısa kesim, üzerinde lacivert döpiyes modeli bir ananedir. Ankara’daydız hepberaber ananemi ziyaret etmek için. Hazır gelmişken de oğlumu Anıtkabir’e götürmem gerekiyor. Ananem Anıtkabir lafını duyunca heyecanlanıp gelmek istiyor haliyle. Yürümekte zorlandığı için girişten tekerlekli sandalye alıyoruz ama çok gurur meselesi yapıyor. Bütün gezi boyunca surat astı, […]

Travmalar ve dejenere küçükler

Benim jenerasyonumdan anne-baba olanlar şanssızlar hakikaten. camdan iple sallandırılan zeytinli, domatesli ekmekle öğün geçiştirme hakkı olan, emzik şeker ya da leblebi tozuna alerjik reaksiyon göstermeyen, geçirdiği geçireceği en “ağır” travmayı üzerine atılan ceyo terlikle tedavi edebilen bizim jenerasyon, dörtte dört alerjik, sürekli kabız ve Sünger Bob CD’si çizildiği için travmaya giren çocuklarıyla geçinmek durumunda kaldılar. […]